TÜRKONFED’den Kadın Politikaları Raporuna göre, Türkiye’nin toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki ilerlemesi kısıtlı olarak görüldü.
GAMZE GÜLSER
TÜRKONFED, toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki mevcut durumu veriye dayalı analizler
ile ortaya koyarak, eşitliğin sağlanmasına yönelik politika önerilerini paylaştığı ‘Veriye
Dayalı Analiz Sonucu Kadın Politikaları Raporu’nu yayımladı.
Çatısı altındaki aktif 83 kadın dernek başkanı ile Türkiye’nin en kapsayıcı kadın gücünü temsil eden Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), ‘Veriye Dayalı Analiz Sonucu Kadın Politikaları Raporu’ yayımladı.
Rapora göre derlediğimiz haberde, kadınların zorlu yolculuklarına rağmen güçlü ve kararlı olması dikkat çekti.
Raporda kadınlar, “Bu zorlu yolculukta cinsiyete dayalı fırsat eşitliğini barındırmayan hiçbir politikanın, eylem planının, kalkınma programının sürdürülebilir olamayacağının farkındayız. Cinsiyete dayalı fırsat eşitliği mücadelesini verenler olarak, salt kadın erkek fırsat eşitliğine hizmet etmiyoruz. İnsan hakları, bireysel özgürlükler, demokrasi, hukuk, adalete erişim, kalkınma, refah, istihdam da bu mücadelenin bir parçası. Yolumuz uzun ve meşakkatli olsa da bizler bir o kadar güçlü ve kararlıyız” diyerek, zorlu sürece rağmen mücadele edeceklerini ifade ettiler.
KADINLAR YA İŞSİZ YA GÜVENCESİZ
Raporun İş-Girişimcilik alanında, TÜİK verilerine göre 2022 yılında Türkiye’de istihdama katılan kadın oranının yüzde 28, erkek oranının yüzde 62,8 olduğu belirtilirken, Dünya Bankası verisine göre de 2018 yılında işletme sahibi erkek sayısının kadın sayısının yaklaşık 5 katı olduğuna dikkat çekildi. Kadınların işsiz olduğu, güvencesiz çalıştığı veya iş kuramadığının belirtildiği raporda, kadınların tam zamanlı istihdamının artmasına yönelik çözümlere odaklanılması, yatay ayrımcılığın engellenmesi için kadınların tüm sektörlerdeki temsil oranlarının artırılması, eğitimli kadın işsizliğini giderecek çözümler geliştirilmesi, ara eleman ihtiyacı için kadınların istihdamının teşvik edilmesi ile doğum, ebeveyn ve süt izinlerinin iyileştirilmesini kapsayan önerilerde bulunuldu.
ŞEFFAF ÜCRET UYGULAMASINA GEÇİLMELİ
Türkiye’de mevcut durumu yansıtan cinsiyet kırılımlı gelir durumu verisine erişimin kısıtlı olduğunun belirtildiği raporda, kadınların erkeklere nazaran daha fazla yoksulluk riski altında olduğuna işaret edildi. 2020 yılı Eurostat verisine göre yoksulluk riskindeki kadın oranı yüzde 52,2. Bu oranın 2010’da yüzde 52,4 olması ilerlemenin yavaş olduğunu gösteriyor. Para-Gelir Düzeyi alanında; mevcut mevzuatın annelik ücret açığını ve genel kadın-erkek arasındaki ücret açığını önleyecek şekilde düzenlenmesi ve bunun denetlenmesi, şeffaf ücret uygulamasına geçilmesi, yoksullukla mücadele politikalarında kadınlara öncelik verilmesi ve kadınların finansal okuryazarlığının artırılması önerildi.
İŞ HAYATINDA DA SİYASETTE DE KADIN TEMSİLİ DÜŞÜK
Kadınların üst düzey karar alma pozisyonlarında temsili erkeklere oranla oldukça düşük. Raporun Güç-Temsil alanındaki verilere göre 2022 yılında yüzde 17,3 olan kadın milletvekili oranı bu yılki seçimler ile birlikte yüzde 20’ye yükselse de 31 ilde kadın milletvekili bulunmuyor. 2019 yerel seçimleri sonuçlarına göre de kadın belediye başkanı büyükşehirlerde yüzde 10, diğer şehirlerde yüzde 3 seviyesinde. Öte yandan yalnızca kamuda değil özel sektördeki üst düzey karar alma pozisyonlarında da kadın temsili oldukça az. 2021 yılında büyük ölçekli şirketlerde yönetim kurullarındaki kadın temsil oranı yüzde 18. Raporda siyasi partilerin içinde kadınların güçlenmesi için kadın kollarının kaldırılarak, parti programlarının kadın-erkek birlikte planlanması, kadınların siyaset, toplum ve ekonomi alanlarında eğitim alması, örgütlerin çalışma şartlarında kadınların iş-yaşam dengesinin gözetilmesini de kapsayan önerilerde bulunuldu.
KADINLAR DAHA UZUN AMA DAHA SAĞLIKSIZ BİR YAŞAM SÜRÜYOR
Kadın Politikaları Raporu’nda incelenen son alan ise Sağlık oldu. TÜİK verilerine göre 2019- 2021 yılları arasında kadınların beklenen yaşam süresi 80,5, erkeklerin 75 yıl. Ancak yine aynı yılları kapsayan veriler, beklenen sağlıklı yaşam süresinin kadınlarda 56,5, erkeklerde 59,6 yıl olduğunu gösteriyor. Erkeklere oranla daha az sigara içen kadınlar, daha az egzersiz yapıyor. Eurostat verisine göre 2019'da fiziksel egzersize haftada 150 dakika ayırabilen erkeklerin oranı yüzde 8,3 iken kadınlarda bu oran yüzde 2,5. Bu alandaki politika önerilerinde ise sağlık hizmetlerine erişemeyen kadın nüfusunun yaşadığı engelleri ortadan kaldırmak için kültürel ve bölgesel farklılıkların göz önünde bulundurulması, kürtaj hakkı ve aile planlamasıyla ilgili kısıtların giderilmesi, cinsel sağlık ve üreme sağlığı hakkında bilgiye erişimin artırılması ve bu alanlarda MEB müfredatının kapsamının genişletilmesi yer aldı



