14 Mayıs seçimlerinden sonra ülke olarak şimdi de 28 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaşayacağız. Bu seçimde iki aday yarışacak. Tayyip Erdoğan’ın olduğu Cumhur ittifakı ile Kemal Kılıçdaroğlu’nun olduğu Millet ittifakı arasındaki seçim yarışında sağduyu kazansın.
Pazar günü yapılacak olan bu zorlu seçimde, vatandaş sandığa gidip tercihini yapacak. Bu seçim ölüm, kalım savaşına dönüştürülmesin. Herkesin vatandaş olarak oy kullanma hakkı var ve kimse bu hakka karışamaz. Bu seçimi öyle bir hale getirildi ki, ‘biz varsak siz yoksunuz’ havasında.
Bundan dolayı ortam o kadar gerildi ki, vatandaş bu durumdan korkar oldu ve can güvenliklerinden şüphelenir duruma geldi. Ortalıkta ses ve görüntü kasetleri, yalan dolan haberlerle vatandaşın aklı karıştırılmaya çalışılıyor. Sağcısı, solcusu, dincisi, laiki aynı sert dili kullanıyor. Zaman zaman bir partinin diğer partiye saldırmasına kadar gidiyor bu işler.
Provokasyonların iş başında olduğu bu seçimde, vatandaşlar ötekileştirilme, kutuplaştırılmaya, dini inançları zedelemeye kadar giderken, artık buna dur demeliyiz. Bizi provoke edecek her türlü oluşumlara izin vermemeliyiz.
Seçimler bir kavga aracı olmamalı.
Sel gider kumu kalır.
Bu seçimde gidecek ama biz komşu olarak, akraba olarak, hemşeri olarak yine birlikte yaşamaya devam edeceğiz.
Seçimler elbette tartışma alanı, elbette eleştiri yapılacak.
Ama hiçbir zaman üslup, yüz yüze bakmayı engelleyecek şekilde olmamalı. Herkes bir birine nezaket göstermeli, kimse kimseyi ayrıştırmamalı
Kazanan TÜRKİYE Cumhuriyeti olsun! Demokrasi, barış, kardeşlik olsun.
