“Ortalama bir insan özgür olmayı değil, güvende olmayı ister.”
Bu yüzdendir ortalama insan hayallerle yaşar.. Özgür ruhlular hayatlarında devrim yapar.
Yüz yılın en büyük virüsünün insan hayatını nasıl etkilediğini her birlikte gördük. Verilen rakamların dünyada 2 milyon insandan fazlasının hayatını kaybettiğini söylüyor. Ya bilinmeyenler….
Bu illetten kurtulmak için tüm dünya seferber olmuş durumda. Doğal olarak bu virüs tüm özgürlüğümüzü elimizden almış durumda. Hepimiz evlerimize hapis olduk, sosyal hayattan uzaklaştık, hareketsiz kaldık, çocuklarımızın ve yaşlılarımızın psikolojisi bozuldu evde oturmaktan. Özgür ruhlarımız elimizden alındı, özgürlüğümüz keza öyle ve kendimizi cep telefonlarına ve TV’lere teslim ettik.
Artık düşünen, üreten değil, düşünmeyen sadece güdüleri ile hareket eden olduk. Kendimizi güvende hissetmediğimiz için özgürlüğümüzden de olduk. Korkan ve kendini güvende hissetmeyen insan, özgür değildir.
Depremler, virüsler, hastalıklar, doğal afetler inançsızlıktan değil, bilinçsizlikten gelir. Biz doğayı ne kadar kirletirsek, ne kadar hoyrat davranırsak, karşılığı da bu olur. Nükleer silahların, kimyasalların ve bilmediğimiz diğer silahların sırf rant için kullanılmak istenmesi, insanlığın ne kadar hayvani bir durum içinde olduğunun en büyük kanıtı. Üç kuruşluk çıkar için sadece kendisini düşünenler, dünyanın geldiği durumu göremeyenlerdir. O yüzden özgür ruhlarımızın yerine ölgün ruhlarımız var ve bu kafa ile hiçbir zaman güvende olamayacağımız içinde özgürlüğümüz başka baharlara kalacak.
