Kendini bilmek!

Adamın biri bilge bir kral olmakla ün salmış kralın yanına gider.

Krala şunu sorar: “Efendim söyleyin bana hayatta özgürlük var mıdır?” Kral “Elbette” der “Kaç bacağın var senin?” Adam soruya şaşırarak “İki efendim” der. Kral “Pekala, tek bacağının üstünde durabilir misin?” “Elbette” diye cevap verir adam. Kral “O halde hangi bacağın üstünde duracağına karar ver.” Adam biraz düşünür ve sol bacağı üstünde durmaya karar verir. “Tamam” der kral “Şimdi de öteki bacağını kaldır.” Adam şaşırır “Bu imkansız kralım” der. “Gördün mü?” der kral ” Özgürlük budur. Sadece ilk kararı almakta özgürsün. Ondan sonrasında değil.”

****

Özgürlük kavramı o kadar geniştir ki, neresinden bakacağınız önemlidir. Hayat hiçbir zaman hata yapmayı kabul etmiyor. İlk kararın doğruysa, her şey yolunda gider ama ilk kararın yanlışsa, bu yanlışlık ikinci kararına da etki eder.

Örneğin meslek seçimi.  Yeteneklerinin farkına varmadan, öylesine düşünmeden karar verdin ve ömür boyunca bu yanlış kararının bedelini ödüyorsun. Hatta zorla yaptığın işin arasında başka iş yapmanın özlemini bile duyabiliyorsun.

Ama kendin bilerek; özgürlüğünü kullanmış ilk kararı vermişsin ve yeniden başlama cesaretin yok. Bazı insanlar vardı hayatta,  onlar her şeyi arklarında bırakıp, yeniden başlayacak kadar cesurlar. Ama sen onlardan biri olamıyorsun. Bunca emek , bunca çalışmayı sanki çöpmüş gibi bir çırpıda atamıyorsun. Oysa göz ardı ettiğin bir şey vardı. Hayat çok kısaydı ve mutsuz olduğun işlerle zaman öldürmek, aynı zamanda ruhunu öldürmekle eş anlamlı.

Yapacağın bir evliliği düşün. Evlilik konusunda iyi karar vermek zorundasın. Yanlış bir karar, evde iki sevgili yerine iki düşman yaratabilir. Aşk zorunluluğa dönüşebilir ve hayatını cehenneme çevirebilir.  Evet ilk kararı kendi iradenle alıyorsun ama devamında senin kararına bağlı olmayan pek çok şey gerçekleşebiliyor.

Hayat kararlardan ibaretti ve kararlar birer kibritti. Doğru yerde ateşlediğinde seni ısıtacak ateş, çorbanı kaynatacak ateş oluyordu, yanlış yerde ateşlediğin vakit ise içinde bulunduğun evle birlikte seni de yakıyordu.

Hayat öyle basite alınacak bir oyun değildi. Oyunun kurallarını bilmen ve ona göre oynaman gerekiyordu. Ama çoğu zaman oyunun kurallarını bilmek yetmiyordu. Çok daha önemli olan başka bir şey vardı.

Kendini bilmek…