Çocuk Gelişimcisi Yonca Yiğit, teknoloji ile birlikte bağımlılıklarından ortaya çıktığına vurgu yaparken, bunun Dünya Sağlık Örgütü tarafından da hastalık olarak nitelendirildiğini ifade etti.
GAMZE GÜLSER
Yiğit, “Gelişimsel açıdan dijital materyal kullanımı kimi zaman faydalı olsa da erken çocukluk dönemindeki kullanım gelişimsel gecikmeye zemin hazırlar. Marufiyetinizin verilip ihmal artmışsa gelişimsel gerilik yaşanması da kaçınılmaz bir hale dönüşür” dedi.
Çocuk Gelişimcisi Yonca Yiğit,” Oyun çocukluğu çağındaki çocukların, dijital oyun bağımlısı olma oranı, ergenlik döneminde olan bireylerin, bağımlı olma oranından çok daha yüksektir” dedi.
Yiğit, “Çağımızda ilerleyen teknoloji ile birlikte bağımlılık kavramı da ortaya çıkmıştır. Hatta öyle ki dijital ortamda oynan oyunlara olan bağımlılık Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından bir hastalık olarak listelenmiştir. Bu hastalıktan en çok etkilenen kesim ise gelişmekte olan erken çocukluk dönemi çocuklarıdır. Gelişimsel açıdan dijital materyal kullanımı kimi zaman faydalı olsa da erken çocukluk dönemindeki kullanım gelişimsel gecikmeye zemin hazırlar. Marufiyetinizin verilip ihmal artmışsa gelişimsel gerilik yaşanması da kaçınılmaz bir hale dönüşür” diye konuştu.
“OYUN ÇOCUKLUĞU ÇAĞINDAKİ ÇOCUKLARIN DİJİTAL OYUN BAĞIMLISI OLMA ORANI ERGENLİK DÖNEMİNDE OLAN BİREYLERİN BAĞIMLI OLMA ORANINDAN ÇOK DAHA YÜKSEKTİR”
“Oyun çocukluğu çağındaki çocukların dijital oyun bağımlısı olma oranı ergenlik döneminde olan bireylerin bağımlı olma oranından çok daha yüksektir” diyen Yiğit, “ Sebebi doğal materyallerle bir oyun kurup, sürdürme becerisi elde etmeden, hazır olana maruz kalmalarıdır. Ayrıca bu yaş aralığındaki bireylerin, sanal ile gerçeklik arasındaki ince çizgiyi ayırt etmeye uygun düşünce algısı gelişmemiştir. Dünyayı algılamak için açık olan öğrenme becerisini de güdüleyen merak duyguları, bu bağımlılık ile körelmekte ve öğrenme gerçekleşememektedir. Bilgisayar oyunları ve video oyunları yanında bir de cep telefonlarına yüklenebilen oyunlarla, çocuk senkorize olup, saatlerce zaman geçirmeleri, tüm gelişim alanlarını aynı anda etkileyebilecek tek olay olduğunu söyleyebilirim. Her yerde. Piknikte, evde, parkta” şeklinde konuştu.
“ÇOCUK BİRDEN FAZLA YER UYARICIYA MARUZ KALIYOR”
Çocuk Gelişimcisi Yonca Yiğit, “Bu tür cihazlarda yer alan oyunlar ile çocuk birden fazla yer uyarıcıya maruz kaldığı için çocuk ilgisinin tamamı bu yöne kayıyor. Görsel anlamda sunu yapan ve basit kullanımlarıyla daha cazip hale gelen bu sanal uyuşturucuların, çocuklarda mutluluk etkisi yaratması ve herhangi bir amaca yöneltmediği gibi bilişsel gelişimine de zarar vermesi ile gözümüze çarpıyor. Beyinde uyuşturucu veya alkole benzer değişiklikleri tetikleyerek, ödül ve mutluluk duyguları açığa çıkarıp, tekrar etme dürtüsü yoğun bir şekilde krizlere sebebiyet verebiliyor. Ama tabi ki burada başka bir ödül türü daha var ki, o en fecisi. Çocuğun bilişsel gelişimi tren raylarına düşse, bu kadar zarar görmezdi. ‘Yemeğini yersen, biraz telefonumla oyun oynayabilirsin’ diye alıştırılan çocuklar var. Bilinçsizce! Bir süre sonra çocuklar bunları anne ve babalarına karşı bir koz olarak kullanıp, bağımlılıklarını sergileyebiliyor” dedi.
“OYUNDAN BAŞKA BİR GİRİŞİMLERİ GENELLİKLE HİÇ YOKTUR”
Çocukların oyundan başka bir girişimlerinin olmadığına dikkat çeken Yiğit, alternatif etkinliklerde ise isteksiz olabileceklerini vurguladı.
Yiğit, “Dil gelişiminde alıcı ve ifade edici dil becerilerini, destekleyecek ortamlar olmadığından, dil alanında gerilemenin de olmaması imkansızdır. Tüm bunlar erken çocukluk dönemindeki bağımlı çocukların içinde olabileceği durumların bir kaçıydı” diye konuştu.
“PEKİ YA ERGENLİK DÖNEMİNDE ÇOCUKLARIN OYUN BAĞIMLILIĞI NASIL?”
Peki ya ergenlik döneminde çocukların oyun bağımlılığı nasıl? Sorusuna da cevap veren Yiğit, “
Ergenlik döneminde olan bireylerin yaşadığı, gelişimsel özelliklerinden olan kimlik karmaşası nedeniyle gerçekte yapamadıklarını, dijital ortamda yapabilme imkanı yakalamalarıyla olmak istedikleri, ‘ben’e erişmeleri, dönemin çocukları için kusursuz bir alan olarak sınıflandırılıyor. Sınırsız hayal gücü, bir şeyler üzerinde kontrol sahibi olma isteği çok yüksek olan bu çocukların, bu platformları duygusal ve sosyal anlamda, ihtiyaçlarını karşılayabilecek sanal bir mahalle, hatta şehir haline getirebiliyorlar. Çevrimiçi oyunlar, sanal ortamda arkadaşlar edinme, etkinlikler düzenleme gibi imkanlarla, sosyal bir ortam haline gelmesi, ergenlik dönemi gelişimine sahip çocukları cezp etse de, aslında çevrimiçi oyun bağımlısı sinirli ve çatışmaya her an hazır bireyler haline geliyorlar. Hiç bilmedikleri bir şehrin, hiç bilmedikleri caddesi üzerinde yapayalnız olmak gibi bir şey bu.Burada oyun oynama süresi ile oyun bağımlısı olma arasındaki doğru orantının dışında oynamak için nelerle ve kimlerle muhatap olduğu da çok önemli bir husus. Ayrıca gelişimsel açıdan verdiği zararlar neler? madde madde değinmek istiyorum.
- Bilişsel gelişiminde, algılama düzeylerinde düşüş, akademik başarısızlık.
- Psikomotor gelişimlerinde gecikme, özbakım becerilerini ihmal, makine veya materyal kullanımına hakimiette zorluk
- Davranış bozukluğu ve öfke krizleri.
- Kişisel sosyal gelişimde yaşında, edinmesi gereken gelişimsel özellikleri kazanamadığı için gelişimsel gecikme
- Bilgisayar oynamaya devam etmek için bahaneler üretmek,
- Bilgisayar kapandığında kötü ruh hali, sinirlilik, uykusuzluk veya terleme gibi yoksunluk belirtileri yaşamak. Bir daha oyunlara erişim sağlayamayacağını düşünmek
- Akran ilişkilerinin gelişiminde problemler
- Bir işi veya doğal materyallerle bir oyunu başlatıp sürdürmede güçlük
- Motor gelişimde koordinasyon bozukluğu, iletişim gelişiminde kendini ifade etmede güçlük.”