6’LI MASA 8. TOPLANTI

Öncelikle İstanbul Taksim İstiklal Caddesi’nde meydana gelen terör saldırısı, kimden  ve ne amaçla yapılırsa yapılsın şiddetle kınıyorum. Sivil ve suçsuz insanlara yönelik saldırı insanlık dışı saldırıdır. Savaş dönemlerinde bile sivillere saldırı, savaş sucu olarak kabul edilir. Bu nedenlerle köşe yazıma kınamakla başlamak istedim.

Altılı masa, sekizinci toplantısını DEVA Partisi’nin ev sahipliğinde 8 saat süren toplantıyla gerçekleşti.

Altı siyasi parti liderinin ortak bildirisini kısaltılmış şekli şöyleydi:

“Altılı Masa olarak, liderler buluşmalarının ikinci turunun ikinci toplantısında DEVA Partisi ev sahipliğinde bir araya geldik. Toplantımızın başında yaptığımız özel açıklamada vurguladığımız gibi dün İstanbul Taksim’de gerçekleşen terör saldırısını lanetliyoruz ve hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Türkiye’yi terör saldırılarıyla dizayn etmek isteyenlere asla izin vermeyeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz.

Bizler, iktidarın tüm ayrıştırma ve kutuplaştırma politikalarına karşı, ortak idealimiz olan yarının özgür ve demokratik Türkiye’si için birlik ve uzlaşı içerisinde çalışmalarımıza kararlılıkla devam etmekteyiz.

Önümüzdeki seçimle birlikte, temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı, hukuk devletinin tüm kurum ve kurallarıyla hayata geçirildiği, özgürlükçü ve demokratik Türkiye’yi vatandaşlarımızın desteği ile inşa edeceğiz.

Bu çalışma ile ülkemizin içinde bulunduğu sorunların hızlı ve kalıcı biçimde çözülmesi için atılması gereken somut adımları ortaya koyacak, belirlenecek ortak hedefleri, politikaları ve projeleri ortak taahhütlerimiz olarak büyük bir kararlılıkla gerçekleştireceğiz.

Anayasal ve Yasal Reformlar Komisyonu, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni doğrultusunda yapılması gereken Anayasa değişikliklerinin kodifikasyonunu tamamlamıştır. Altılı Masa olarak, bu çalışmayı 28 Kasım tarihinde kamuoyuyla paylaşma kararı aldık.

Seçim Güvenliği Komisyonu, seçim öncesi, seçim dönemi, seçim günü ve seçim sonrası olmak üzere tüm süreçte atılacak adımları planlamakta, seçim güvenliği için güç ve iş birliğimizi eksiksiz şekilde yürütmek için çalışmalarını sürdürmektedir.

Çalışmalarımızı planlı ve programlı bir biçimde sürdürüyoruz. Altı siyasi parti olarak bu çalışmalarda büyük bir mesafe kaydettik ve bundan sonraki süreçte de Altılı Masa zemininde en kısa zamanda bu çalışmaları tamamlamaya odaklandık.

Bugünkü toplantımızda güncel ekonomik ve siyasi gelişmeleri de değerlendirdik.

Altılı Masa olarak bu adaletsiz ve çarpık düzene son verecek; enflasyonun tek haneye indirildiği, alım gücünün yükseltildiği, insan onuruna yaraşır gelir sağlayan istihdam artışlarının gerçekleştirildiği, yoksulluğun ortadan kaldırıldığı, sosyal adaletin sağlanarak toplumun tüm kesimlerinin refahtan adil bir şekilde pay aldığı kapsayıcı bir ekonomi inşa edeceğiz. Bu hedeflere ulaşmak için gerçekleştireceğimiz tüm reformları kamuoyuna açıklayacağımız Ortak Politikalar Metni ile ortaya koyacağız. Kamuoyunun açıkça bilmesini isteriz ki temel hak ve özgürlüklerin siyasi bir kavga konusu olmasına izin vermeyeceğiz.

Bizler Anayasayı, temel hak ve özgürlükleri parçalanamaz bir bütün olarak görüyoruz. Yarının Türkiye’sinde hiç kimse düşüncesinden ve inancından, özellikle hiçbir kadın kıyafetinden ve giyim tarzından dolayı ayrımcılığa maruz kalmayacaktır. Bizler, toplumun bir kesimini siyasi rehine gibi kendi saflarında tutmaya ve özgürlüklerinin ellerinden alınmasıyla tehdit etmeye kalkışan bu çarpık siyasi anlayışa son vereceğiz.

Sansür yasasıyla gerçeği dahi kendi tekeline almaya çalışan, basını susturan, sivil toplumu ve sosyal medyayı tehdit olarak gören, demokrasinin nefes borusu olan düşünce ve ifade özgürlüğünü ayaklar altına alan bu otoriter yönetim anlayışına hep birlikte son vereceğiz.

Bu inanç ve azimle Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında konuşan, tartışan, kendini özgürce ifade eden, güçlü, demokratik ve müreffeh bir Türkiye’yi; adalet, liyakat ve istişare ile inşa edeceğiz.

Bir kez daha vurgulamak isteriz ki, Altılı Masanın ortak adayı 13. Cumhurbaşkanı olacak ve parlamentoda ulaşacağımız büyük bir çoğunlukla en kısa zamanda Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçerek Anayasa’dan ve milletten kopmuş bu otoriter yönetime son vererek milletimizi özgür ve müreffeh yarınlara kavuşturacağız.

Tüm vatandaşlarımız müsterih olsun”

Bu açıklamalar sonucunda rahatlıkla şunlar söylenebilir;

1 – Terör insanlık sucudur, kimden gelirse gelsin lanetlenmeli.

2 – Cumhur İttifakı tüm açıklamalarında, altılı masa’dan cumhurbaşkanı adayını ısrarla istemesi, şimdiden yıpratmaya dönük bir strateji gereğidir.

3 – Millet İttifakı’nın ortak adayı 13. Cumhurbaşkanı olacak adaydır demeleri, bu stratejiyi boşa çıkartıyor.

4 – Altılı masa, belki ortak adayını açıkladıktan sonra, ortak adaylarına sol partilerle ilişkiye geçme ve birlikte hareket etme yetkili kılmaları büyük olasılık olarak değerlendirilmeli.

5 – CHP’nin sağ partileri yanına alarak sol partileri dışarıda bırakmaları taktik gereği olsa da, cesaretsizliğin ifadesidir.

6  – Seçimler yaklaştığında Cumhur İttifakı HDP’nin öncülük ettiği,  üçüncü ittifak olarak bilinen Emek ve Özgürlük İttifakını cesaretle u dönüşü yaparak yanlarına alınırsa, hiç de  şaşılacak bir durum olmayacağını  düşünüyorum…